Bugün istif sektöründe Japon teknolojisini ve gücünü temsil eden markalardan, Tailift forkliftlerinin
Türkiye distribütörü Orsismak’taydık. Konuğumuz; Orsismak Genel Müdürü Örsan ÖRS. İstif pazarındaki son gelişmeleri, yeni dönmüş olduğu Çin İstif Fuarı ile ilgili izlenimlerini ve Orsismak’taki son gelişmeleri okurlarımız ve sektör paydaşları için paylaştık.
Orsismak markası aslında sektörde çok yeni. Fakat firmamız, “Örs” ticari unvanıyla oldukça eskilere gidiyor. Orsismak markasıyla forklift ithalatına başlamamız 3,5 senelik bir hikâye. Ben böyle çok “title”ları sevmiyorum, genel müdür veyasatış direktörü diyebilirsiniz benim için. Diğer arkadaşlarımızla birlikte bir satış ekibimiz var. Operasyon ekibimiz var, bir de satış sonrası ekibimiz var. Tüm bu arkadaşlarımızla birlikte Türkiye’de forklift ve istif makinaları satışını gerçekleştiriyoruz
Orsismak bünyesinde aslında tek marka yer almıyor, birkaç marka yer alıyor. Bunlardan bizim piyasaya, sektöre daha doğrusu ilk girdiğimiz ve temsilciliğini yaptığımız Lonking firması var. Çin’deki büyük bir imalatçı olan Lonking’in Türkiye’de satışlarını gerçekleştiriyoruz. 3,5 yıldır da bu işi yapıyoruz. Bir de tabii ki Toyota bünyesinde yer alan Tailift markamız var. Toyota artık dizel forklift üretiminden çıktı, tamamen elektrikli istif makinaları ve forklifte yöneldi. Dizel üretimini ise Tailift adı altında Tayvan’da olan firmasında gerçekleştiriyor. Biz Tailift’in Türkiye’de tek yetkili distribütörüyüz. Bunun yanında muhtelif istif makinalarının satışını gerçekleştiriyoruz. Burada birkaç farklı üreticiyle çalışıyoruz, kendi markamızı da satıyoruz, Orsismak markasıyla satıyoruz. Ama önümüzdeki günlerde de buralarda bir sadeleşmeye gidiyor olacağız.
Evet biz kazanıyoruz, kazan kazan ilkesiyle gidiyoruz ama bir yandan sektörde çok oyuncu olması, yani küçük oyuncuların olması sektörü çok bulandırıyor. Bu küçük oyuncular da genellikle vur-kaç taktiğiyle sektöre girdikleri için bence zarar veriyorlar. Küçüklerin girip bir şeyler yapmaya çalışıp sonra olmadığını gördüklerinde çekilmesi çok kafa karıştırıyor.
Biz sektör olarak zor bir ürün satıyoruz. Baktığınız zaman forklift senelerden beri aynı ürün. Bir otomotiv sektörüne baktığınız zaman sürekli olarak üstüne bir şeyler konuyor, otonom sürüşler geliyor, elektronik hep işin içine giriyor ama forklif senelerdir aynı prensiple aynı mantıkla giden bir sektör. Gördüğüm kadarıyla herkeste dışarıdan mal getirme heyecanı var fakat sonrasında bu işin ne kadar zor olduğunu görüyorlar. Çünkü burada çok ciddi bir finansman gücünüzün olması gerekiyor. Çok şükür Orsismak’ın en iyi olduğu konu da bu. Sektörde biz finansman olarak çok güçlü bir firmayız.
Evet biz kazanıyoruz, kazan kazan ilkesiyle gidiyoruz ama bir yandan sektörde çok oyuncu olması, yani küçük oyuncuların olması sektörü çok bulandırıyor. Bu küçük oyuncular da genellikle vur-kaç taktiğiyle sektöre girdikleri için bence zarar veriyorlar. Küçüklerin girip bir şeyler yapmaya çalışıp sonra olmadığını gördüklerinde çekilmesi çok kafa karıştırıyor.
Çin İstif Fuarı’ndaydınız. Fuardaki izlenimleriniz nelerdir? Fuara gidiş amacınız nedir?
Aslında Çin’deki Canton Fuarı bu sene bence önemli bir fuardı. Covid sonrası yapılan bir fuar olduğu için çok ciddi bir katılım vardı, -ki bunu ben yaptığım görüşmelerde oradaki firmalarla da
konuştum- herkes aynı şeyi söyledi. Tabii Çin çok büyük ve kendi içinde de çok ciddi dinamikleri olan bir
pazar. Ama bu sefer gerçekten bu fuarda dışarıdan ciddi sayıda insan Çin’e giriş yaptı ve ciddi bir ziyaretçi sayısına ulaştılar. Bu sefer gördüğüm kalabalık diğerlerinden çok daha fazlaydı. Bunda da dediğim gibi Covid sonrası olması çok etkisi var. Bizim görüşmelerimiz bağlamında değerlendirirsek, aslında biz tedarikçilerimizin fabrikalarını ziyaret ettik fuar öncesi. Sonrasında da fuarda onlarla beraber yer aldık. Bu fuarda Tailift firmamızın standı da vardı ve Tailift firmamızı ziyaret eden Türk ziyaretçiler de oldu. Çok kurumsal bir firma. Yani kurumsal bir firmayla çalışmanın farkını burada anlıyorsun. Ben onun için Toyota Grup bünyesindeki Tailift’i çok farklı bir yere koyuyorum. Türkiye’den gelen ziyaretçilerle tek tek bütün bilgileri paylaştık. Bütün ürünlerle ilgili bilgi paylaşımında bulunduk.
Aslında sektörel dernekler; Avrupa’ya, Amerika’ya yani gelişmiş ülkelere baktığımız zaman çok önemli bir konumda yer alıyorlar. Çünkü o sektörün temsilcilerinden oluşan, gerektiğinde devletle ilişkileri yürüten, gerektiğinde firmalar arasındaki bilgi transferini sağlayan dernekler oluyorlar ve faydalı oluyorlar. Ama Türkiye’deki dernekler bizim için çok fazla bir şey -ne yazık ki- ifade etmiyor. Mesela İsder, bizim sektörü temsil eden bir dernek.
Biz Orsismak olarak üç buçuk-dört yıldır bu sektördeyiz, ben bireysel olarak daha önce de bu sektördeydim. Enka’da yer aldım, Altan Hidrolik’te yer aldım. Makine mühendisiydim, yani hep sektörün içerisindeydim. Hatta iş makinaları sektöründe daha çok tanırlardı beni. Ama mesela İsder’den bir kişi “Siz de istif sektöründesiniz, derneğimize buyurun, gelin” demedi. Ama mesela -çok ilginçtir- ürün gamımızda platform olmamasına rağmen Platformder’le çok sıkı ilişlerimiz var. Dolayısıyla sektör derneklerinde işler nasıl yürüyor, bilmiyorum. Benim anladığım kadarıyla tamamen kişisel ilişkilerle yürüyen bir şeyler oluyor.
Yorumlar kapalı.