Lojistik sektörü, geleneksel olarak güçlü bir erkek egemenliğine sahip bir alan olarak öne çıkıyor. Araştırmalara göre Türkiye lojistik sektöründe çalışan kadınların oranı sadece yüzde 9,1. AB ülkelerinde ise bu oran yüzde 22 seviyesinde. Türkiye, OECD ülkeleri içinde istihdamda kadın-erkek arasındaki farkın en yüksek olduğu ülke konumunda.
Lojistik sektörü geleneksel olarak erkeklerin egemen olduğu bir alandır. Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir araştırmaya göre küresel lojistik ve tedarik zinciri yöneticilerinin yalnızca yüzde 11’i kadın. Daha iyimser çalışmalarda bu rakam yüzde 17 olsa da maksimum eşitlik için gereken seviyenin çok altında. Halihazırda bir lojistik işi seçmiş olan kadınlar genellikle işlerine ilişkin güçlü bir damgalanma yaşamıyor ancak “geleneksel olmayan” bir yol seçtiklerini biliyorlar. Anlamlı gelişim fırsatlarının olmayışı, lojistik işini seçen kadınlar için bir endişe kaynağıdır. Dünyanın her yerinde kariyerinde gelecek görmeyen, yeteneklerini farklı alanlara aktarmak isteyen insanlar sektörden ayrılıyor.
Türkiye’ye baktığımızda lojistik sektöründe kadın çalışan sayısı giderek artıyor, WiLAT Türkiye’nin yayınladığı sonuçlara göre ülkemizde lojistik sektöründe çalışan kadınların oranı sadece yüzde 9,1. AB ülkelerinde bu oran yüzde 22’dir. İlgili raporlara göre Türkiye’de kadın istihdam oranı yüzde 26, erkek oranı ise yüzde 60,2. Kadınların işgücünün payı yine yüzde 30,6, erkeklerin ise yüzde 68,4’tür. 25 üniversiteden toplanan verilere göre eğitimde dört yıllık lojistik öğrencilerinin yüzde 47’si kadın, yüzde 53’ü erkek. Bu rakamlarla Türkiye, OECD ülkeleri arasında kadın-erkek istihdam farkının en fazla olduğu ülke konumunda.
Lojistik sektöründe kadın istihdamının artırılması için eğitim ve farkındalık programları ile kadın mentorluk programlarının, cinsiyet çeşitliliği eğitimlerinin, cinsiyet eşitliği politikaları ile kadın istihdamını teşvik eden politikaların çoğaltılması gerektiğini belirten Sertrans Logistics Yönetim Kurulu Başkanı Nilgün Keleş, şunları söyledi:
“Lojistik’te kadın istihdamını geliştirmek adına gördüğüm en büyük problem, konuya dair planlı ve organize bir yaklaşımın ortaya koyulamaması. Birçok şirket, stk ve hatta kamu otoritesi bu alana yönelik iyi niyetli bir çaba içeresinde ancak organize bir yapılanmadan söz edemediğimiz için ortaya çıkan sonuçlar istenen seviyede değil. Bu noktada, özelikle akademiyle olan iş birliği süreçlerini mevcuttan daha ileri noktaya taşımamız şart. Önyargıları azaltarak, kadın çalışanlara eşit fırsatlar ile iş hayatında var olabileceklerini daha net bir şekilde gösterebilmeli- yiz. Mevcutta tüm şirket genelinde kadın çalışan oranımız yaklaşık %40 seviyelerinde. Bu oranı yakın gelecekte %50 seviyelerine çıkartacağız. Özelikle e-ticaret lojistiği operasyonları alanında kadın istihdamını geliştirmek adına önemli fırsatlar var. Bu alandaki hedefimiz %80 kadın istihdam oranını yakalamak.”
Stajyerlik ile lojistik sektörüne merhaba diyen ardından kendi şirketini kuran EDS-LOG Global Logistics Kurucu Ortağı Aleyna Işık, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesinde bir açıklamada bulunarak kadınların iş yaşamında başarıdan başarıya koştuğunu söyledi. Işık, “Kadınların en rahat çalıştığı sektörlerden birini lojistik oluşturmaktadır. Lojistik sektöründe kadının adı da yeri de fazlasıyla var. Biz, firma olarak kadın-erkek eşitliğine inanıyoruz.” dedi ve ekledi: “Kadın-erkek herkesin iş yaşamında kendini donatması gerekiyor. Lojistiğin erkek egemen bir sektör olduğu sadece bir algıdır. Bu algının artık son bulması gerekmektedir.”
Lojistik, ihracat-ithalat ve üretim sektörlerinde çok önemli sayıda kadın çalışma arkadaşlarımız bulunmaktadır. Lojistik sektöründe kadın sayısının az olması algısının kırılması gerekmektedir. Sektörümüzde erkek çalışan kadar kadın çalışanlarla da karşılaşıyoruz. Hatta günümüzde birçok lojistik ve üretici firmalarda kadın iş veren ve kadın tepe yöneticisi görüyoruz. İlerleyen dönemlerde kadınların çok daha başarılı işlere imza atacaklarına dair inancımız tam.
YASİN KARACA Reklam Müdürü
Yorumlar kapalı.