Esan Akü, Cumhuriyetin 100. Yılında, Traksiyoner Aküler İçin Seri Üretime Hazırlanıyor…

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Akü sektöründe 44 yıldır başarıyla faaliyet gösteren Esan Akü, Cumhuriyetin 100. yılına yaklaşırken traksiyoner akü alanında da girişimlerini hızlandırdı. Firma, 2020 yılında başladığı endüstriyel akü yatırımlarını 2023’ün ikinci çeyreğinde tamamlamayı ve akabinde üretime geçmeyi hedefliyor.

 

Ağustos ayı içerisinde, Gebze-Dilovası’ndaki üretim tesisinde bir çözüm ortakları toplantısı gerçekleştiren Esan Akü, katılımcı sektör paydaşlarına endüstriyel akü alanında sona yaklaştığı çalışmaları hakkında bilgi verdi. Şirket Genel Müdürü Atilla Birmiş ve Endüstriyel Akü Grubu Türkiye Satış Müdürü Barbaros Kılıç’ın sunumlarını dinleyen katılımcılar; şirketin başarıyla yürüttüğü endüstriyel akü operasyonu hakkında bilgi sahibi oldular. Birmiş ve Kılıç’ın konuşmasının ardından, 25.000 metrekarelik alanda faaliyet gösteren Esan’ın üretim tesisini gezdiler ve yeni yatırımları yerinde gördüler.
Buluşmanın başında çözüm ortaklarına hitap eden Atilla Birmiş, 2020 yılında endüstriyel grubunda yatırım yapma kararı aldıklarını, akabinde Barbaros Kılıç’la yollarının kesişmesinin ardından çalışmalara hız verdiklerini ifade etti. 2 yıldan fazla bir süredir hazırlık yaptıklarını ifade eden Birmiş, 2023’ün ikinci çeyreğinde tesisleşmeyi tamamlamayı ve pilot çalışmalara başlamayı, aynı yılın son çeyreğinde de ürünleriyle pazara çıkmayı hedeflediklerini söyledi.

Birmiş’in konuşmasından önemli bazı satır başları:
“Büyüme hızı anlamında Türkiye’de en öndeyiz. Bunun çeşitli sebepleri var. Örneğin şarj sistemlerimiz, şu anda Türkiye’de kullanılan son teknoloji. Biz bu şarj sistemlerine geçtiğimizde Türkiye’de hiçbir firmanın bu sistemden haberi yoktu. Bizim 4 saatte şarj ettiğimiz ürünleri rakip firmalar 16-18 saatte şarj edebiliyorlardı.”
“Bütün montaj hatlarımız, sıvama hatlarımız tamamen robotik sistemle çalışıyor. Türkiye’de sektörümüzün en yoğun robot kullanımına sahip firmasıyız. Seneye buraya geldiğinizde, belki mevcut robotik yoğunluğun iki katını göreceksiniz. Burada mega fabrika formatında bir tesis göreceksiniz.”
“Burada sadece üretim, satış ve ihracat yapmıyoruz. En önemli kollarımızdan birisi de AR-GE. Yaklaşık üç sene önce Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tesciliyle AR-GE merkezi olduk. Uzun zamandır ihracat yapıyoruz fakat mamul haline getirdiğimiz ürünlerin bazı teknik malzemeleri ithaldi. Artık bu teknik malzemeleri de üretmeye veya ürettirmeye başladık. Örneğin Türkiye’deki akü sektöründe ilk defa bir çözüm ortağımızla elyaf geliştirdik. Artık yurtdışındaki üreticiler de bu elyafı Türkiye’den ihraç ediyorlar. Aynı şekilde bir üreticimize sıvama kâğıdı yaptırdık. Bunlar aynı zamanda dövizin dışarı çıkmasını önleyen hamleler.” Sektörün basın temsilcileri olarak, bizlerin de yerinde katılım sağladığı bu organizasyonda, Esan Akü’nün son yıllardaki atılımları, başarısı, inşası devam eden endüstriyel akü üretim tesisleri ve yeni hedeflerine dair birçok konuda, Endüstriyel Akü Grubu Türkiye Satış Müdürü Barbaros Kılıç Bey ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik…

Sektörümüz ve İstif Material Handling okuyucuları sizleri yakından tanıyorlar ancak söyleşimizin başında kendinizi ve firmanızı bir kez daha kısaca bizlere tanıtabilir misiniz?
Öncelikle, bizim için oldukça önemli ve heyecan verici olan bu güzel günümüzde, yanımızda olduğunuz için, İstif Material Handling Dergisi’ne, firmam ve şahsım adına teşekkürlerimizi iletmek istiyorum. Sizlerin de bildiği üzere uzun yıllardır, endüstriyel iş makine ekipmanları ve yan parçalarının tedarikleri konularında sektörde görev alıyorum ve son 2 yıldır da Esan Akü’de, Endüstriyel Akü Grubu Türkiye Satış Müdürlüğü görevini yürütüyorum.
Esan Akü, 1978 yılında kurulmuş ve önemli tarihi geçmişi olan, aktif olarak da otomotiv sektörü için akü üretimi yapan önemli bir sanayi kuruluşu. 2016 yılında bugünkü modern üretim tesislerine taşındıktan sonra, yılda 2.500.000 adet starter akü üretim kapasitesine ulaşmış bulunan firmamız, bugün Türkiye’nin en büyük ikinci 500 sanayi kuruluşu ve yine Türkiye’nin ilk 1000 ihracatçı firması arasında yer alma başarılarını göstermiş bulunuyor. Aynı zamanda, Aküder’in 1 numaralı ve kurucu üyesi olan firmamız, “ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi”, “ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi” ve “OHSAS 18001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi” belgelerine sahip olmakla birlikte, “ISO 10002 Müşteri Memnuniyeti Kalite Yönetim Sistemi” belgesine de sahip olarak, insan ve kalite odaklı anlayışı ile müşterilerine hizmet sunmaktadır. 2018 yılında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Ar-Ge merkezi olarak da tescil edilen Esan Akü, üretimden kazanmış olduğu tüm kazanımları, yine üretim alanında yatırımlar yaparak, ülke ekonomimize katkı sağlamakta ve kendini geliştirmeye devam etmektedir. Bugün sizlerin de yerinde görme ve inceleme fırsatı yakaladığı üzere, endüstriyel akü fabrikamızın inşaatı tüm hızı ile devam etmekte olup, %100 milli ve yerli sermaye ile traksiyoner akülerimizin üretimine de yakın gelecekte başlamış olmayı hedefliyoruz.

Son 2 yıldır Esan Akü’nün traksiyoner akü pazarındaki başarılarını izliyor ve dinliyoruz. Bizler de yeni kurulan tesislerinizi yerinde görme fırsatı yakaladık. Sizlerin ağzından, Esan Akü’nün traksiyoner akü çalışmalarını, yatırımlarını ve yeni tesisin geleceğini dinleyebilir miyiz?
Evet, zaman oldukça hızlı geçiyor… Esan Akü’de görev almaya başlayalı tam 2 yıl oldu ve geriye dönüp baktığımızda, bu kısa süre zarfın oldukça hızlı ve önemli yol kat ettiğimizi söyleyebilirim. Zaten sizler de bu konuda sektörün dönüşlerini bizlerle paylaşıyorsunuz. Yaklaşık 3 yıl önce başlayan süreç, son 2 yıldır benim de içine dahil olduğum şekli ile devam ediyor. Hali hazırda Esan traksiyoner aküleri, Avrupa’nın en önemli üreticilerinden biri tarafından üretilmeye ve sektördeki değerli müşterilerimize orijinal halleri ile tarafımızca ulaştırılmaya devam ediyor.

Buradaki en önemli husus, Esan Akü’nün çok ciddi bir stok yatırımı yapıyor olması. Çok kurumsal ve müşteri odaklı bir satış sonrası hizmet süreci ile birlikte destekliyor olduğumuz stoklu satışlarımız, sektörümüz tarafından oldukça kısa süre zarfında fark edildi ve desteklenmeye başladı diyebilirim. Bu iş modelini müşterilerimiz, tercihlerini Esan Akü’den yana kullanarak takdir ediyorlar. Tedariğini sağladığımız akülerin, üst düzey kaliteli yapısı da sürecimizi hızlandıran diğer bir etken. Tabi ki, bu çalışma modelinin, kısa bir süreçte yerli üretim modelimiz ile birleşeceğini, en başından bu yana tüm müşteri gruplarımız ile paylaşmakta olduğumuzu, müşterilerimiz tarafından yerli üretim sürecimizin fazlasıyla destek gördüğünü de söylemek çok doğru olacaktır. Özellikle, en başından bu yana dile getirdiğimiz, Avrupalı üreticilerin ürettiği kalite de traksiyoner akü üretim hedefimiz, sektörde oldukça fazla karşılık buluyor diyebilirim.
Esan Akü’yü ziyaret edip, yakından tanıma fırsatı bulan tüm sektör temsilcileri, bu iddiamızın gerçek olacağına fazlasıyla inandıklarını dile getirerek tesislerimizden ayrılıyorlar. Bugün sizlerin de gördüğü üzere, yeni inşaatımız çok hızlı bir şekilde ilerlemekte ve dünyadaki en son teknolojiler ile donatılmış olan makine yatırımlarımızın tamamı, kurulum için inşaatımızın tamamlanmasını bekliyor. Herhangi bir aksilik yaşanmaz ise, Cumhuriyetimizin 100. yılında, Esan Akü olarak bizler de traksiyoner akülerimizin seri üretimini başlatmayı ve bu anlamlı sürece, kendi adımıza bir değer katabilmeyi kendimize hedef edinmiş bulunuyoruz. Bugün gerçekleştirmekte olduğumuz organizasyon ile birlikte de yaklaşık 3 yıldır devam eden çalışmalarımızda, Esan Akü’nün üretim gücüne ve samimiyetine inanarak aramıza katılan ve sağladıkları güçlü destekler ile sürecimizin gelişmesine ve büyümesine katkı sağlayan tüm endüstriyel akü çözüm ortaklarımızı, tesislerimizde ağırlamaktayız. Bu organizasyonla birlikte, ne kadar önemli ve büyük bir oyuncu olduğumuzu tüm sektöre ayrıca göstermiş olacağımıza inanıyorum.

Esan Akü ailesi olarak bizler de çok çalışarak, sektörümüz için az zamanda çok işler yaptığımıza inanıyoruz ve karşılığını almaya devam ediyoruz. 2 yıl önceki röportajımızda, 2 yıl içerisinde traksiyoner akü tedarikinde sektörümüzün en önemli 3-4 firması arasında girmiş olma hedefimizi sizlerle paylaşmıştım. Bugün bunun gerçekleşmiş olduğunu görmek ve bu noktada takdir ediliyor olmak, bizler açısından tarifi mümkün olmayan bir mutluluk diyebilirim…

Akü sektöründe sürekli yatırım yapan ve üretici bir firma olarak, Türkiye akü sektörünü dünya akü liginde nerede görüyorsunuz? Türkiye’de akü sektörünün gelişimini nasıl değerlendiriyorsunuz? Ülkemizde akü yatırımları için ne düşünüyorsunuz? Ülke ihtiyacını karşılamak için yeterli midir? Açıkçası bu konularda da değerli görüşlerinizi bizlerle paylaşabilirseniz çok memnun oluruz.
Türkiye akü üretiminde, ister otomotiv isterse de endüstriyel akü çeşitleri olarak olsun, bugün dünyanın en önemli oyunculardan bir tanesi. Kurşun asit akü üretiminde, gelişmiş alt yapısı ile en önemli 5 ülke arasında olduğumuzu söylemek yanlış olmayacaktır. Büyük ve küçük akü üretim tesislerimizi göz önünde bulundurduğumuzda ülkemizin çok ciddi bir üretim kapasitesine sahip olduğunu söyleyebiliriz. Üretici firmalar olarak, üretilen akülerin yaklaşık %70’ini ihraç ederek, ülke ekonomisine ciddi katkılar sağlamaktayız.
Türkiye’de akü sektörü son 20 yıla baktığımızda oldukça hızlı büyüdü ve gelişti. Bunu yabancı yatırımcıların, önemli akü markalarımıza yatırımlarından da görebilmek mümkün. Sizlerin de bildiği üzere, yakın geçmişte, önemli üretici markalarımız, yabancı yatırımcılar tarafından satın alındı ya da ortaklıklar yapılarak üretimlerini devam ettirmekteler. Özellikle, Avrupa’da yaşanan, ağır sanayi üretimlerinden uzaklaşma eğilimi ve Türkiye’nin de akü üretim sektöründeki hızlı gelişimi, ülkemizi bu anlamda yerli ve yabancı yatırımcıya cazip hale getiriyor diyebiliriz. Bu noktada, daha fazla yeni üretim tesislerinin kurulmasına ve yabancı ortaklık taleplerine şahit olmamız şaşırtıcı olmayacaktır.

Türkiye’deki akü yatırımlarından bahsetmek gerekirse, en yakın örneği kendimizden vermemiz doğru olacaktır. Hali hazırda inşaatı devam eden endüstriyel akü üretim tesisimizin inşaatı tamamlandığında, bu alandaki ülke ithalatının azalmasına ve ihracatımızın artmasına ciddi katkılar sağlayacağız. İhtiyaçları karşılamak noktasında da bir şeyler söylemek gerekirse, sizlerin de gözlemlediği üzere, dünyada pandemi dönemi ile başlayan ve ciddi anlamda devam eden bir hammadde krizi söz konusu ve bu süreç devam ediyor. Bu anlamda dünyada olduğu gibi Türkiye’deki üreticiler de hammaddeye dayalı sıkıntılar yaşıyorlar. Bu tarz sıkıntılar olmadıkça, ülkemizdeki üretim alt yapısı ve gücü, iç talebi karşılamaya ve yeterli seviyede ihracat yapmaya da yeterli olacaktır.

Ülkemizin akü sektörünün temel sorunları ve çözümleri nelerdir? Megep projesi kapsamında ülkemizde kalifiye eleman açığını kapatmak üzere meslek liselerinde akümülatör dersleri veriliyor. Bunun gibi projeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu konulara da değinebilir misiniz?
Akü sektörünün güncel sorunlarından kısaca bahsetmek gerekirse, diğer birçok sektörde olduğu gibi hammadde tedarik süreçlerinde yaşanan gecikmeleri, yetişmiş ya da yetiştirilmeye istekli personel bulmanın zorluklarını, satış sonrasında garanti süreçlerinin objektif olarak yürütülmesinde yaşanan problemleri sizlerle paylaşabilirim.
Hepimizin bildiği üzere, üretici firmaların hammaddeye ulaşmasında ciddi anlamda sıkıntılar yaşanıyor. Ulaşılabildiğinde ise ciddi maliyetlerle başa çıkmak zorunda kalıyorlar. Örneğin, bizim sektörümüzde, yurt içi için söylemek gerekirse, traksiyoner akülerin tedarikleri ortalama 4-5 ay gibi sürelere uzamış durumda.
Esan olarak, bizim ciddi stok yatırımları yapmamız, bu süreci iyi yöntemimizi sağlıyor olsa da, sektörün tamamını ve ihtiyaçların karşılanmasını düşündüğümüzde, geç tedarik ve optimum olmayan maliyetlerde ürüne ulaşmak gibi olumsuzluklar olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır.
Sektörümüzde, yetişmiş ya da yetişmeye aday personele ulaşmak her geçen gün daha da zorlaşıyor ve bu durum, zaman içerisinde üretim aşamasından, son kullanıcıya ürünün ulaşması ve SSH süreçlerinin yönetimi kısımlarında firmaları ve kullanıcıları oldukça zor durumda bırakacak gibi gözüküyor…
Megep projesinin bu anlamda oldukça önemli olduğunu ve özellikle aküler konusunda teknik donanıma sahip insanların yetişecek olmasının desteklenmesi ve daha çok ön plana çıkarılarak farkındalık yaratılmasına ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.
Ülkemizde üniversite mezunu sayısı her geçen gün artarken, sahada fiziksel güç gerektirecek işlerin yapılması için gerekli ara eleman açığının da fazlası ile artmasını endişe verici bulduğumuzu söyleyebilirim. Bu noktada, daha çok gencimizin, meslek liselerine yönlendirilmesi ve ihtiyaç alanlarda meslek sahibi edindirilmesi, ülkemiz için göz ardı edilemez bir gerçek.
Ürünün satışından sonraki süreçlerde, özellikle son kullanıcının, hangi problemlerin garanti içi, hangi problemlerin garanti dışı haller teşkil edeceği noktalarında, garanti prosedürlerini iyi bilmemesi, kullanıcılar tarafında akü kullanımları konusunda ciddi eğitim eksikliklerinin olması, üretici firmaları, ne yazık ki garanti süreçlerinin yönetiminde zor durumda bırakıyor. Bu noktada sektörümüzün, garanti prosedürlerine yönelik yeni çalışmalar yapmasına ihtiyacı olduğunu, hem üreticilerin hem de kullanıcıların buna fazlası ile ihtiyaç duyduğunu düşünüyoruz.

Bizlere vakit ayırdığınız için çok teşekkür ediyoruz… Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?
Esan Akü’yü takip etmeye devam etsinler… Onlarla, çok daha güzel haberler ve gelişmeler paylaşabilmek için çok çalışıyoruz…

Esan Akü, Cumhuriyetin 100. Yılında, Traksiyoner Aküler İçin Seri Üretime Hazırlanıyor…

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

Yorumlar kapalı.

Giriş Yap

İstif Material Handling ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin

Bize Katılın