Bizler 70’lerin çocukları olarak büyüdük. Büyüklerimizin radyo ajansını haber için takip İmtiyaz Sahibi ettiği, gazeteye dahi ulaşmanın pek güç olduğu, iletişim aracı olarak mektubun önemini koruduğu; un, yağ, tuz ve diğer temel gereksinimlerin az ve değerli olduğu zamanlardı. Siyah beyaz televizyonların birer ikişer arttığı 70’li yıllarda o neslin çocukları olarak Keloğlan masalları ile büyüdük. Rüştü Asyalı ve Suna Pekuysal’ın birlikte oynamış olduğu, Hamit Gürsoy’un yapımcılığını, Süreyya Duru’nun yönetmenliğini yaptığı, senaryosunu ise Suavi Sualp’in yazdığı o meşhur filmin etkisinden olsa gerek, çocukluğumuzda Keloğlan kartpostalları, Keloğlan çizgi romanları her yerde boy göstermekteydi.
Birçoğumuzun bildiği üzere Keloğlan huysuz annesi ve sıska eşeği ile yaşamaktadır. Keskin zekalı, gözü pek ve korkusuz bir mizaca sahiptir. Keloğlan, padişahın kızına aşık olur ve aşkına ulaşmak için ölümü göze alacak kadar da cesur bir girişkenlikle sevdiği kıza ulaşabilmek için yola çıkar. Sevdiği kız padişahın göz bebeği bir cihan sultanıdır ve Keloğlan birbirinden zor ve çetin imtihanlarla mücadele etmek zorunda kalır. Bu çetin mücadelelerin sonunda ise imkansız görünen muradına kavuşur.
Biz de bundan 25 yıl önce İstif Material Handling Dergisi ile yola çıkarken bugünkü sorunlarla karşılaşacağımızı elbette düşünmemiştik. Ancak biz de Keloğlan gibi bir şeyin farkındayız. Bizimle bu kadar uğraşılması, bu hedefimizin güzelliğinden ve sektör adına bunu başarabilme ihtimalimizden kaynaklanıyor diye düşünüyorum.
Sektörde kurumsal olmayan bazı işler
Bu yazıyı kaleme aldığımda takvimler 08.01.2024 tarihini göstermekteydi. Bizim Mobius Ajans’ın başında bulunan büyük oğlum Yasin, eski müşterilerimizden takvim ve defter işleri geldiğini, maliyet hesaplarına bakmam gerektiğini söyledi.
Her yıl Aralık ayının ortalarında spiral mukavva taslama malzemelerine pazarı elinde tutanlar genelde okkalı zamlar yaparlar. Dolar, Euro ve petrole endeksli bu pazar, sürekli artan maliyetlere sahipken yılsonu itibariyle asgari ücrete yapılan zammın ertesinde tüm klasmanlarda %25 ile %60 arasında fiyat artışları yapıldı. Dolayısıyla bugün bu işleri yaptıranlar totalde %100’e yaslanan oranlarda son iki ay içinde fiyat farkı ödemek durumunda kaldılar. Ve işlerinin, siparişlerini 2 ay gibi bir zamanda geç verdiklerinden 2 kat fazla ödeme yapmak durumunda kaldılar. Türkiye’mizin nice dev şirketlerinde bile bu işlerdeki plansızlık, bu kara düzen maalesef devam etmekte. Ülkemizin medar-ı iftiharı THY’nin bile yıllar önce Mart ayında o yılın takvimini dağıttığına şahit olmuştuk.
Bir masada bir tane üçgen takvim bulunur. İşi sürekli toplantılarla geçen bir beyaz yakalının o yıl içinde bir tane ajandası olur. Dolayısıyla masanın üzerine hangi takvim konulduysa bir yıl boyunca orada o durur. Bir beyaz yakalıya ajandanızı zamanında göndermediyseniz sene başlamadan o bir ajandaya not tutmaya ve yılbaşından sonra gelen ajandaları da eşe dosta yani alakasız kişilere muhtemelen de amacı dışında kullanılmak üzere dağıtmaya başlamıştır. Bugün kişisel gelişim konularından biri olarak görülen zaman yönetiminin buradaki örneklerden de anlaşıldığı üzere aslında genel algıdan çok daha geniş bir anlama tekabül ettiğini, çalışma ve iş hayatında da değerinin bilinmediğini görebiliriz.
Fuar başvuruları devam ediyor…
Cemat Fuarı’nın Türkiye temsilcisi olarak, bilhassa yerli üreticilere, Rusya pazarıyla tanışma imkanı ve çeşitli fırsatlar sunan bu dinamik fuarda yerlerini almalarını önemle hatırlatıyorum. 29 Mayıs-1 Haziran tarihleri arasında İFM’de yapılacak olan Komatek Fuarı’nda ve 5-8 Haziran tarihleri arasında yine İFM’deki WIN Eurasia Fuarı’nda, İstif Material Handling World’ün 2. sayısı ile karşınızda olacağız.
Yeni ve güzel projelerde buluşmak ümidiyle…
Yorumlar kapalı.